(Yaşar Nuri Öztürk?ün konuşmasının devamı)

Hz. Ayşe?ye soruyorlar.

Peygamberimizin ahlakı neydi,

Cevap veriyor:

*-Kur?an?ı okuyun. Ahlakı oydu.

*-O Kur?an?ın canlı misaliydi.

Peygamberimizin bir adı da Kur?an-ı Nâtık?dır, ?Konuşan Kur?an?.

****

Sünnet diye sünneti çarpıtıyor, saklıyorlar.

Peygambere binlerce yalan isnat ediyorlar.

Bunların hangisi Kur?an-ı Nâtık?ın fiilidir.

İmam-ı Azam, Peygamberin sözü olduğunu gösterin,

Önünde alnımı yere koyayım, ama bana ispat edin, diyor.

İspat için Kur?an?a müracaat lazım.

****

Sünnet diye sünneti çarpıtıyor, saklıyorlar.

Namazların cemi meselesinde de bunu yaptılar.

Namazın cem?inde, namazı üç vakte indirmek diye bir şey yoktur.

Biz ilahiyatçılar, bu durumu biliyoruz.

Namazların cem?i meselesini, halk da bilsin diyoruz.

Namaz beş vakittir.

Üç vakte indirildiğinden söz edilebilir mi?

Edilemez.

****

Ehlisünnetin üç mezhebi cem?i sınırsız uygulamıştır.

Abu Hanife ise, Hac farizası boyunca uygulamıştır.

Peygamberimiz cem?i bir lütuf, olarak getirmiş.

?Mazeretlilere örnek olsun diye? uygulamış.

****

Nedir kişinin mazereti?

Bunu kişi kendi tayin edecek.

Bir fıkıh devi olan İmam-ı Şatibi,

?ruhsatı kullanmada, müminin vicdanı,

Kendi nefsinin fakihi olacaktır?, diyor.

Mazereti olan:

*- öğle ile ikindiyi,

*-akşamla yatsıyı da,

Peş peşe kılarak toplar.

Hepsini birden kılsanız;

Namaz bir vakte inmiş mi olur?

****

Cem ve kaza imkânı olmasa;

Namaz kılamaz hale düşeriz.

Allah, kolaylık için, bu imkânı getirmiş.

Kapıları kapatmamış.

Sen niye kapatıyorsun?

Allah mısın?

****

Efendim:

*-Ulema bugüne kadar bunu söylemedi.

*-Sana ne oluyor.

Diyorlar.

Ulemanın dilinde ot bitti söyleye, söyleye.

*-Senin Allah?tan korkun yok mu?

Söylenmiş bunlar.

Hatta söylediklerinin yüzde onu?nu gündeme getiriyoruz.

Yüzde doksan?ı duruyor.

Ulemanın mirası içinde söylenen,

tartışılan meselelerin yüzde yirmisini bile,

biz gündeme getiremiyoruz.

****

Gırtlağımızı sıkarlar.

Yüzde seksen?i duruyor.

Kim söylememiş?

Ulemaya niye iftira ediyorsunuz?

Putlaştırıyorsunuz ulemayı,

sonra da iftira ediyorsunuz.

****

İslam düşüncesinin abidelerinden biri olan,

İbn-i Kayyım?ı okuyup, tercüme edin de,

verin halka.

?Anlatılanlar ile, Allah?ın gönderdiği din aynı mı, değil mi??

Okuyup, anlasınlar.

****

Gazali?nin ihyayı Ulûmunu tercüme ediyorsun.

Oradaki hadislerin yüzde sekseni uydurmadır.

Var mı bir itirazı olan.

O hesabınıza geliyor.

?Hurafe satıyorsunuz çünkü...?

****

İbni-i Kayyım?ın İ?lamul-Muvakkiin?i var.

1.cildi:

Hile-i Şeri?ye edepsizliğini anlatır.

*-Hile İslam?da olamaz.

*-İslam?a hile karıştırmak için,

dinin adına, şeriat diyorlar.

****

Bunları bilirsek,

yolumuz Kur?an?a gider.

Bunları farketmek için,

Kur?an-ı fark etmek lazım.

600 küsur sahife kitap.

Bütün Türkiye?de bu soruyu soruyorum.

Bu kitapta ne var?

Kaç kişi eksiksiz cevap verebilir?

Hele bir düşünün!

****

*-Camide, evde hatim indiriliyoruz,

*-Ama Kur?an?ı okumuyoruz.

Kur?an-ı Kerim, beni okumak,

Tedebbür?dür diyor ve ?Tedebbür nedir? diye soruyor.

Tedebbür:

?Bir metni, doğru anlamak için,

akıl, beyin ve ruh imkânlarını seferber etmek demektir.?

****

Siz sadece Kur?an?ı Arapça telaffuz ettiniz.

Telaffuz etmek, okumak demek değildir.

Allah kelamının telaffuzundan da,

ruhani bereketler çıkar.

Ama!

O yetmez,

Kur?an?ı anlamak lazım.

****

Kur?an-ı herkes,

?kendi dilinde tercümesinden? okuyacak.

O tercümeler, Kur?an değildir.

Kur?an, orijinal şekliyle Kur?an?dır.

Ama!

Herkes kendi dilinde,

Kur?an?ın tercümesini okuyacak.

En azından, içinde ne olduğunu anlayacak.

 

Not: Devamı haftaya ama!

( ameliyatım dolayısı ile ertelenebilir, ertelenir ise af ola.)