ZEYDİYYE

Hz. Ali?nin çocuklarından, Hz. Hüseyin?in torunu,

Zeyd?e mensup olanlara verilen addır.

****

Kûfeliler, Zeyd?e tabi olmak istemişler,

o da kabul edip, Emevilerle mücadeleye başlamıştı.

****

Fakat, Emevilerle karşılaşıldığı sırada,

taraftarları Hz. Ebû Bekir ile Hz. Ömer hakkındaki fikrini sormuşlardı.

O da hayırdan başka bir şey söyleyemeyeceğini ifade etmişti.

Bunun üzerine on beş binden fazla taraftarı kendisini terk etmişti.

Zeyd, sadık iki yüz kadar kişi ile savaşmış,

sonunda öldürülmüştü.

****

İşte bu hadiselerde Zeyd tarafını tutan,

düşüncelerini paylaşanlara,

daha sonra Zeydiye denmiştir

****

Zeyd, ünlü Mu?tezilî Vâsıl b. Atâ el-Gazzal?dan ders almış,

büyük babası Ali b. Ebî Tâlib?in,

Cemel ve Şam ehli ile yaptığı savaşlarda,

haklı olup olmadığının bilinmeyeceğini,

iki taraftan birinin haklı olduğu,

şeklindeki görüşü benimsemişti.

****

Zeydiye genelde üç kola ayrılır:

Cârûdiye

Süleymaniye

Ebteriye (Butriye yahut Sâlihiye).

****

Zeydiye?nin ana görüşleri şöyle özetlenebilir:

1- Bütün diğer şia zümreleri gibi,

Zeydiye?nin esas görüşü de,

imamet konusunda toplanır.

Onlara göre Hz. Fatıma?nın soyundan ve

zâhit, âlim, cesur, cömert,olan kimse,

imam olmaya layıktır.

Hilafet diğer şia grupların ileri sürdüğü gibi,

Nassa dayanmaz.

****

2- Hz. Peygamberden sonra,

en faziletli kişi Hz. Ali?dir.

Peygamber sadece,

onun hilafetini tayin etmiştir.

Ancak bu;

isim olarak değil,

vasıf olarak yapılmıştır.

Yani Hz. Peygamber,

Hz. Ali hakkında (fazileti vs.),

çok şeyler söylemiştir.

Bunlar onun hilafete tayini,

için yeter sebeptir.

Ancak, Ashab bunları dikkate almamış

ve başkasına tabi olmakla hata etmiştir.

3- Hz. Ali halife olduktan sonra,

giriştiği mücadelede,

ve hakem olayında haklıdır.

Muhalifleri haksızdır.

4-Büyük günah işleyenin arkasında,

namaz kılmak caiz değildir.

Bu kimse tevbe etmeden ölürse,

ebedî olarak cehennemde kalır.

5- Zeydiye, usulde Mutezileyi takip eder.

Kendilerine ait bir görüş ve içtihatları yoktur.

Zeydiye zamanımızda Yemen?de yaygındır.

Bir çok âlimi,

yazılmış kitapları

ve tedvin edilmiş fıkıhları vardır.

Yemen?de Zeydiye?nin resmi mezhebi Butriye,

çölde ise Carûdîye?dir.

****

Ayrıca Zeydîlerden,

Hasan b. Zeyd?den sonra,

1126 tarihlerine kadar,

Hazar denizi civarında,

çeşitli aralıklarla,

yirmi kadar imam ve dâî(1) çıkmıştır.

Not-1:

peygamberler birer dâî, yani davetçidir.

Aynı kelimeden türeyen dua da Allah?a yalvarma,

Allah?tan dilekte bulunma,

iman neticesi Allah?ı çağırma manalarında kullanılır

****

Öte yandan İsmailiye, Karmatiye ve Dürziye mezheplerinin esaslarını halk arasında yaymakla görevli kimselere de dâî denilmektedir.

dâîler, muhataplarını İslâm hakkında cevap veremeyecekleri tarzda şüpheye sevk ettikten sonra, kendi batıl görüşlerini ileri sürerek muhatabı batınî mezhebini kabule zorlarlar.

****

Tarihi kaynaklara göre, Batıniye el-Me?mun zamanında ortaya çıktı,

El-Mutasım zamanında yayıldı.

Dâî, Şia?da ?İsmailiyye mezhebinin mertebe silsilesinde?,

beşinci derecede bulunur.

Dürzilerde dâîler, daha aşağı mertebedeki ruhânîlerin başında bulunurlar.