(İslami temel ansiklopedik bilgi ve kavramların devamı)

ALEVİLİK:

Türkiye?de İslamiyet?in başlıca iki mezhebinden birisidir.

Çıkış noktası Şiilik ile,

(çok yakın olmasına rağmen uygulamada ve anlayışta)

büyük farklılıklar gösterir.

Bazı Alevi kaynaklarında Alevilik şöyle tarif edilir:

?Allah-Muhammed-Ali? yolunun,

Kırklar Meclisi?nde olgunlaştığı,

On iki İmamlarla devam eden;

İmam Cafer-i Sadık?ın akıl ölçüsünü rehber olarak alan,

Horasan erenlerinin himmetleriyle,

Anadolu?ya gelen Hazret-i Pîr?le ve ulu ozanlarımızın nefesleriyle hayat bulan inancın adıdır.

Alevilik inancı, hayatın amacını:

İnsanın ?hamlıktan çıkarak insan-ı kâmil olup?

özüne dönmesi olarak tanımlar.

Bunun için de; ?Mürşit?, ?Pir? ve ?Rehber? huzurunda ikrar verilerek,

?Dört Kapı Kırk Makam? aşamasından geçilir.

Alevilerin ibadet yeri cem evidir.

****

?Dört kapı kırk makam? kavramı

Dört Kapı Kırk Makam şeklindeki kâmil insan olma ilkelerini Hacı Bektaş-i Veli?nin tespit ettiğine inanılır.

Hacı Bektaş ?Kul Tanrı?ya kırk makamda erer, ulaşır, dost olur.? demiştir.

Dört Kapı şunlardır:

1.Şeriat,

2.Tarikat,

3. Marifet,

4. Hakikat.

****

Her kapının on makamı vardır.

Şeriat kapısının makamları:

1. İman etmek,

2. İlim öğrenmek,

3. İbadet etmek,

4. Haramdan uzaklaşmak,

5. Ailesine faydalı olmak,

6. Çevreye zarar vermemek,

7. Peygamberin emirlerine uymak,

8. Şefkatli olmak,

9. Temiz olmak,

10. Yaramaz işlerden sakınmak.

****

Tarikat kapısının makamları:

1. Tövbe etmek,

2. Mürşidin öğütlerine uymak,

3. Temiz giyinmek,

4. İyilik yolunda savaşmak,

5. Hizmet etmeyi sevmek,

6. Haksızlıktan korkmak,

7. Ümitsizliğe düşmemek,

8. İbret almak,

9. Nimet dağıtmak,

10. Özünü fakir görmek.

****

Marifet kapısının makamları:

1. Edepli olmak,

2. Bencillik, kin ve garezden uzak olmak,

3. Perhizkârlık,

4. Sabır ve kanaat,

5. Hayâ,

6. Cömertlik,

7. İlim,

8. Hoşgörü,

9. Özünü bilmek,

10.Ariflik.

****

Hakikat kapısının makamları:

1.Alçakgönüllü olmak,

2.Kimsenin ayıbını görmemek,

3.Yapabileceğin hiçbir iyiliği esirgememek,

4.Allah?ın her yarattığını sevmek,

5.Tüm insanları bir görmek,

6.Birliğe yönelmek ve yöneltmek,

7.Gerçeği gizlememek,

8.Manayı bilmek,

9.Tanrısal sırrı öğrenmek,

10.Tanrısal varlığa ulaşmak.

****

Sünnîlik

Dünya Müslümanlarının % 90´ını Sünnîler oluşturur.

İnanç mezhepleri iki tanedir:

1-Maturidi

2-Eş?ari.

Bu iki mezhebin aralarında,

?teorik fıkıhta yirmi kadar noktada? farklılık varsa da,

birbirlerine çok benzerler.

Sahabeleri hayırla anarlar.

Onlara göre peygamberlerden sonra en hayırlı insan;

1-Ebu Bekir

2-Ömer

3-Osman

4-Ali?dir

Allah?ın sıfatlarını yorumlarlar,

ona şekil veren görüşleri ret ederler.

****

Şiîlik:

Şiiler, Allah?ın adaletinin onun bir özelliği olduğuna,

Peygamberlerin ve onların soyundan gelen imamların,

hatasız ve günahsızlığına inanırlar.

İslâm peygamberinden sonra gelen,

bu imamlar da peygamber gibi masumdurlar.

Sözleri hadis olarak kitaplara alınır.

Sahabeler, en fazla sıradan Müslümanlardır.

Onların birçoklarını benimsemezler ve yererler.

Bu yerilen kişiler, açıkça Hz Ali taraftarı olmayanların bütünüdür.

Başka bir ifadeyle Sünnîler için hayırlı sayılanlar,

Şiîler için kötü sayılabilir.

Hz Ali?nin çocukları İmam Hasan ve Hüseyin, Şia?da büyük rol oynar.

Bunların dışında altıncı imam olan İmam Cafer de,

birçok hâdisin kaynağı olduğundan çok önemlidir.

Şiiler, genelde inandıkları imam sayılarına göre gruplandırılırlar.

Aleviler 12.İmam Muhammed Mehdî?nin geleceğine inanır.

İsmaililer?e göre imamların sayısı yedidir.

Caferiler?de kaybolan imam, on ikinci imamdır.

Zeydiler?e göre imam sayısı sınırlı değildir.

Bugün dahî bir imam çıkabilir.

Bu mezheplere göre sonuncu imam, çocuk yaşta kaybolmuştur.

Kıyâmet kopmadan önce gelecektir.

****

Hâricîlik:

Hariciler, Hz Ali?nin grubundan ayrılarak ne onu, ne de Hz Osman?ı halife olarak kabul etmemişlerdir.

İslâm?ın en radikal gruplarını oluştururlar.

Aşırıları, kendi mezheplerinden olan Hâricîleri kabul etmiş,

diğer Hâricîlerin de katlinin farz olduğuna inanmışlardır.

Kendileri Abbasiler devrinde öldürülmüşlerdir.

Bu mezhep grubuna bağlı kimseler pek kalmamıştır.