ABD de,

16 Ocak 1920 tarihinde,

konan içki yasağının,

ülkedeki tüm kötülükleri,

ortadan kaldıracağına,

suç oranlarını düşüreceğine,

yoksulluğu hafifleteceğine,

ölümleri azaltacağına,

ekonomiyi daha iyiye götüreceğine

ve genel yaşam kalitesini,

düzelteceğine inanılıyordu...

****

"Prohibitiun" denen

ve 14 yıl süren,

alkol yasağı ön hazırlıkları,

1800‘lerin başında başlamıştı,

kiliseler destekliyor,

bayraktarlığı kadınlar yapıyordu.

(Zira filmlerden gayet iyi bildiğimiz,

Saloon'lar çoğalıyor,

Kumar- fuhuş merkezlerine dönüşüyordu.)

****

"Prohibitiun" hareketinin liderleri,

insanların önce alkolden,

ardından da tüm kötülüklerden arınmış,

bir yaşam düzeni içinde yaşayacaklarını,

hayal ediyorlardı.

****

Oysa umduklarının tam tersi oldu.

İçki tüketimi,

azalmadan devam etti.

Suçlarda düşüş umuluyordu,

tersine patladı.

****

Bireysel suçların yerini,

organize suçlar aldı.

Mafya, ülkenin tüm alanlarına egemen oldu.

Yetkililer mafya tarafından,

satın alındılar.

****

14 yıl süren bu dönemin bilançosu:

İçki yasağı öncesine göre,

büyük kentlerde cinayet yüzde 78,

ağır suçlar yüzde 13,

diğer suçlar yüzde 9 arttı.

Alkollü otomobil kullananlarda,

artış yüzde 81 oldu.

Alkol tüketimi azalacağına arttı.

Ve nihayet zehirli alkolden,

hayatını kaybedenlerin sayısı,

1920 yılında 1064 iken,

1935‘te 4150‘ye ulaştı.

****

Alkol yasağının,

başarısızlığa uğradığı anlaşıldığından,

A.B.D de 5/12/1933 tarihinde,

uygulamaya son verildi.