Bir okuyucumun bana gönderdiği e-postayı özetleyip
(üslubuma uydurarak) sizlerle paylaşmak istedim.
Mesaj başlangıcı şöyle:
Bu haftaki (06 Ağustos 2007) köşe yazınızın büyük bir bölümünü Erol Sezer isimli gazete okurunuzun ziyaretçi defterindeki mesajına ayırmışsınız. ?Karşı fikirde? biri olduğu halde;
onun fikrine gösterdiğiniz saygı çok güzel ve takdire şayan.
****
Devamı da şöyle:
Ben de oyumu AKP´ye verdim.
Çünkü 2002 ve öncesindeki sıkıntıları ben de yaşadım.
Doğru mu, yanlış mı yaptım?
Zaman gösterecek.
****
Başkasını hakaret ederek eleştirmek, basittir.
Zor olan, ?karşı fikri? birlik olup yıkmaktır.
Seçim fırsattı.
Başaramadılar?.!
Çünkü:
Bu okur gibi düşünenler Türkiye´de %15?20 seviyelerinde...
% 46´sı zıt fikirli...
****
Sizin gibi düşünmeyen, ?sizden kalabalık? insanlar var.
Eleştirin ama hakaret etmeyin...
****
Fethullah Gülen ve cemaatine laf etmiş.
O cemaate ait okullar, sınavlarda ilk sıralardalar.
Bunu görememek için kör olmak gerekir.
****
Vergiler artacak demiş.
Muhasebeciyim.
Hükümetin vergi düzenlemelerinden aklıma gelenler:
?Gelir vergisi dilimleri en düşüğü %5, en büyüğü %10 azaldı.
?Şimdi dilimler %15 ile %35 arasında.
Yeterli mi, Hayır.
Ama Türkiye´nin geçmiş durumu da ortada.
? Kurumlar vergisi dilimi %33´den %20´ye indi.
Daha da düşebilir.
*-Gıda ürünlerinde KDV %18´den %8´e indi veya 2008 başında inecek.
*-Tekstil sektöründe KDV oranı %18´den %8 indi.
*-Turizm sektöründe oranlar %18´den %8´e inecek, 2008 başında...
*-Şimdi faiz oranları %20´den düşük ve eminim ki düşecektir de.
****
Bazıları, %46 için "Atatürk düşmanı" diyerek, halt ediyor.
AKP´ye oy verenlerin çoğu köylü.
Atatürk?ün "Köylü milletin efendisidir" sözünü yorumcuya hatırlatırım:
AKP´ye oy veren köylü kesime hakaret etmek, bu sözü inkâr değil midir?
****
İnsanların özel yaşantı ve kıyafetlerine karışılacakmış.
Yo... Şimdiye kadar olmadı, emin olun olmayacaktır da.
İslam Dini zorlamayı emretmemiştir.
Bu ülkede Atatürkçülük adına, kimlere ?türban dini simgedir denerek ? ne zorlamalar yapıldığını tarih yazmaktadır.
Üniversitelerde, ?başı örtülü bayanları? ikna odalarına sokanlar, şimdi yanlışlığını anlayıp, "başörtüsü üniversite ve okullarda kalkmalıdır" diyerek beyanatlar vermektedirler.
(DSP Genel Başkanı Zeki Sezer´in önceki gün bir gazeteye verdiği demeç).
****
Yerli ve yabancı turistler mayo ve bikiniyle denize girerken...
Şehirlerde bayanlar mini etek veya açık kıyafetle gezerken...
Kim kimin kıyafetine, ?başörtüsüne karışıldığı gibi? karışmış...
Bu ülkede çıplak gezmedikçe kimsenin kıyafetine karışılmaz.
Her insanın özel hayatı gerek dünyada, gerekse ahire de kendini ilgilendirir.
****
İçki içilmesi engellenecekmiş.
İsteyen bu zıkkımı istediği kadar içer.
İçtikten sonra topluma zarar veriyorsa...
Karışılır.
İçin, ama içtiğinizin farkında olun.
İnsanlara zararınız dokunmasın!..
****
Plansız şehirleşme...
Neresi plansızmış.
Asıl plansızlığın geçmişten geldiğini İzzet Baysal trafiği ile gördük.
Belediyenin yaptığı yolların iki şeritli, olduğunu görmek çok güzel.
Yeri geliyor bu yollar bir evlerden dolayı tek şeride düşüyor.
Zamanında ev yapılırken ilerisi düşünülmediği için.
Geçmişte plansız yapılaşma olduğu için.
****
Yöneticilerin ?geçmişten ibret alamayacak kadar geri fikirli ve cahil? insanlar olmadığına eminim.
Onlar:
Öbür dünyayı düşünen, hımbıl, uyuşuk, pasif, ümmetçi ve dar görüşlü insanlarmış.
Hadi öyle olsun.
*-Siz çok ileri ve geniş görüşlü olduğunuz için mi, ?
İnsanlara bu kadar hakaret edebiliyorsunuz?
*-Siz çok doğrusunuz, öbürleri hep yanlış!
*-Oh, ne ala, yeme de yanında yat!..
Sayın okur, bunlar dışında birkaç konu daha yazmış.
****
Cevap yetiştirmek bıktırdı beni.
Son sözüm şu:
*-Her insanın düşüncesi ve yaşantısı farklı olabilir.
*-Her insanın doğrusu olduğu kadar yanlışı da olabilir.
Ama şunu kimse unutmasın:
*-Her düşüncesi ve yaptığı doğru olan hiçbir insan yoktur.
*-Bu dünyada sadece siz yaşamıyorsunuz.
*Eğer her şeyiniz doğru olsa idi...
*-Bu yazıları yazmak zorunda kalmaz, bizi yönetiyor olurdunuz...
Saygılarımla.
Sinan Bilir
****
Sinan Bilir?in de;
Dediklerinin hepsi doğru mu?
Değil.
Dediklerinin hepsi yanlış mı?
Değil.
Erol Sezer?in yazdıkları da öyle?
Eee!!!
****
Marifet:
Yalnız kendi doğrularını değil,
?başkalarının doğrularını da görmek ve anlamaktır?.
Bunun için, gerekli olan,
?çıkar gözlüğü (at gözlüğü)? değil,
?gönül gözünü açmaktır?.
****
Âşık Veysel?in dediği gibi:
Güzelliğin on par´ etmez
Şu bendeki aşk olmasa
Eğlenecek yer bulaman
Gönlümdeki köşk olmasa
Tabirin sığmaz kaleme
Derdin dermandır yareme
İsmin yayılmaz âleme
Âşıklarda meşk olmasa
Kim okurdu kim yazardı
Bu düğümü kim çözerdi
Koyun kurt ile gezerdi
Fikir başka başk´ olmasa
Güzel yüzün görülmezdi
Bu şak bende dirilmezdi
Güle kıymet verilmezdi
Âşık ve maşuk olmasa
Senden aldım bu feryadı
Bu imiş dünyanın tadı
Anılmazdı Veysel adı
O sana âşık olmasa