Ne demektir Bolulu olmak ?
Bolu’da doğmuş ana babanın,Bolu’da doğan çocuğu olmak mı ?
Böyle dar bir alana sığdırılabilir mi, Bolululuk kavramı?
Tabi ki sığdırılamaz.
Bolululuk bir markadır.
Pek çok özelliği içerir.
Bu özellikler;asırların zaman süzgecinden damla damla geçerek,oluşmuştur.
Alpaslan’ın 1071’deki Malazgirt Zaferi’nden sonra, Türk boyları sel gibi aktı Anadolu’nun dört bir yanına.
O tarihlerde,Anadolu’nun adı Diyar’ı Rum’du.
Gelip yerleştiler. Bu yerleşim asırlar sürdü.
Öncüler, büyük Türk Sufi’si Ahmet Yesevi’nin eğitip, sevk ettiği ALPERENLER’di.
Ahmet Yesevi;İslam’ın getirdiği (insan merkezli) dini öğretiyi,Türk’ün yaradılışında var olan “mertlik, sevgi, edep, özveri ve haya gibi duygular ile” kaynaştıran bir büyük sufi idi.
Alperen’ler, Anadolu’da bir sevgi cihadı yaptılar.
Bu cihatta kullandıkları kılıçlar, tahtadandı.
Örnek oldular Anadolu’nun eski halklarına.
Türk-İslam kültürünü sevdirdiler.
Yerel güzellikleri de reddetmeyip bir sentez oluşturdular.
Kültürümüz;
Böyle kurgulandı,
Böyle olgunlaşıp,dinginleşti.
Bolu köy isimlerine bakınız.
Avşar, Banaz, Dodurga, Kınık, Çepni v.s. (Her biri bir Türk boyunun adı.)
Türk boylarının harman olduğu yerler oldu Bolu.
Saygı, sevgi, edep, haya, hak, hukuk, özveri, misafirperverlik burcu burcu kokar oldu Bolu’da.
Bolululuk ruhu böyle doğdu.
Bolulu dingindir.
Bolulu terbiyelidir,
Bolulu şefkatlidir,
Bolulu saygılıdır,
Bolulu devletine bağlıdır,
Bolulu hak ve hukuk peşindedir,
Bolulu misafirperverdir,
Bolulu devlet malını kendi malından üstün tutar,
Bolulu sabırlıdır,
Bütün bu güzel özellikler Boluluyu,sakin insanlar haline getirmiştir.
Alperenler’in devri çok geride kaldı.
Onların öğrettiği çizgide: kanaatkar, hakkına razı ve dingin bir yaşama talip Bolulular,çok haksızlığa uğradı.
Sukuneti ve edebi yanlış anlaşıldı.
Çok istismar edildi.
Bolulular, nerede ise “Bolululuktan bıkar”usanır hale getirildiler.
Uyanıklık pompalandı.
Çıkarcılık baştacı edildi.
Kimi Boluluların da zihni bulandı.
“Öz karakterlerine aykırı davranıp” çıkarcılığın, hak yemenin,çirkefine bulaştılar.
Şahsi çıkarları için, toplumun çıkarlarını çiğnemeyi göze aldılar.
Bolululuk ruhu, biraz bulandı, kafalar karıştı.
Bolu’nun çıkarına ters işler yapan, köşe dönmeciler öne çıktı.
Ne var ki, Bolululuk ruhu henüz ölmedi.
Bu ruh, dipdiri ve sağlam,
Bu ruhtan güç almalıyız.
Tek yol, Bolululuk ruhu ve kültürüdür.
Bu ruh ve kültür,asla Bolu’da doğanların inhisarında değildir.
“BOLU’DA YAŞAYAN, GELECEĞİNİ BOLU’YA BAĞLAYAN BOLULULUK RUH VE KÜLTÜRÜNÜ BENİMSEYEN HERKES BOLULUDUR.”
Bolu’da doğup “ekmek parası ve hayat mücadelesi nedeni ile” Bolu’da yaşamayan, Bolu kültürü damarlarında dolaşan, kalbi Bolu için çarpanlar da Bolulu’dur.
İşte bu nedenle iki haftadır;
Bolulu olsun da, isterse,
Çamurdan olsun, demekteyim.
Nüfus cüzdanında,doğum yeri Bolu yazdığı halde; Bolu’yu düşünmeyen,
Bolu’ya hizmet etmeyen, “adam sen de bana ne, ben çıkarıma bakarım” diyen,
Bolu’yu arkadan vuran,
Kendi ve grubunun çıkarı için yapmayacağı rezillik kalmayan,
Populist söylemler, siyasi entrikalarla, Bolu’ya mütemadiyen kazık atan,
Ve “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” deyip “etliye sütlüye karışmamayı”
“Acuk aşım gaygusuz başım” demeyi prensip edinenleri de
Bolulu sayamayız.
Bir lokma, bir hırka devri çoktan geçmiştir.
Zaman,vurdumduymazlık zamanı değildir.
Ferdi çıkarlar için, Bolu’nun çıkarları ile oynanmamalı ve oynanmasına göz yumulmamalıdır.
Bolululuk ruhu rehber,
Bolu’nun çıkarları hedef olmalıdır.
Bu anlamda; “Bolulu olsun da isterse çamurdan olsun”sloganını bayrak edinelim.
NE MUTLU BOLULUYUM DİYENE !
NE MUTLU “BOLU’YA”ŞAHSİ ÇIKAR GÖZETMEDEN, HİZMET EDENE!