Nasrettin Hoca'nın:

?ölme eşeğim ölme, yaz gelsin yonca bitsin? dediği gibidir, Bolu da turizm.

Kalkınma denilince, ilk akla gelen odur.

Gelen her yetkili; etrafa bakıp, hemen teşhisini koyar.

Bolu turizmle kalkınır.

Ağız da sakızdır turizm.

Ha bire çiğnenir.

Macır mucur, macır mucur.

Ara sıra da; öyle bir şişirilir, öyle bir şişirilir ki!

Koskoca balon olur.

Galiba bu defa olacak der, ümide kapılırsın.

Patttt! Balon patlar.

[Böyle olur Bolu da turizm patlaması.]

Ümitler söner.

Asker yolu beklerim

Vay benim emeklerim.

Türküsünde dendiği gibi;

dövünür durursun.

****

Bolu bir yandan; doğal zenginlikleri ile övünür.

Diğer yandan; o zenginliği, ?şımarık mirasyedi gibi? hovardaca harcar.

Sanki:

Bolu dağı pilav,

Abant gölü hoşaf,

Yesin içsin herkes,

Saltanatım var benim. der gibidir.

İnanmayanlar etrafa baksın.

Yaylalar yağmalanmakta, çevre kümes dolmaktadır.

Eşsiz güzellikler gün be gün eriyip yok olmaktadır.

Yalan mı?

Bolu, yıllardır turist bekler.

?D-100 den geçen, ?şehre giren?, yabancılara aldırmaz.

Onlar ?yabancıdır?, turist değil.

İlgilenilmez.

Yaz gelecek, yonca bitecek, turist gelecektir.

Ama o, bir türlü gelmez.

Kimdir turist?

O da pek bilinmez.

Sanırım, herkesin zihninde ayrı, ayrı tanımı olan;

Zümrüdü Anka kuşudur turist.

Beklenir ha beklenir.

Otoyollarda, her şehrin iki bağlantısı olur.

Başlangıçta, Bolu'da da öyle idi.

Ardından, Abant sapağı icat edildi.

Yoldan gelip geçenler ile, bağ zayıfladı.

Bolu'dan ses çıkmadı.

Otoyoldan yolcu aktı, Bolu seyre baktı.

Turist beklemeye, devam etti.

Tünel'in açılışı ile, zayıf bağ da koparılacak.

Elmalık yöresine, ?Bolu?ya yabancı girmemesi için? (baraj) tesisler kurulacak.

Varsın olsun.

Onlar yolcu, turist değil.

Bize turist lazım.

****

Biz itaatli bir İl'iz.

Kara yolları, oto yolun, neresine ne yapacağını, planlamıştır.

Plan değişmez.

Edebe aykırıdır itiraz.

Ayıp olu!

Maalesef ,bu düşüncede olanlar çoktur.

****

Teşvikte Haksızlığa uğramış, itiraz etmiştik.

Hiç değilse bize, ?özel statü? verilsin demiştik.

Bakanlar, haklı bulmuşlardı.

Başbakan'a, derdimizi arz edememiştik.

Bolu'ya geldiğinde de, arzı beceremedik.

Beceriksizliğin neresindeyiz?

****

Özel statü, anamızın ak sütü gibi hakkımızdır.

Hak verilmez alınır.

Nedir özel statü?

Genel teşvik değildir.

Özel durumlara, özel çözümler üretmektir.

****

Özel statüyü hak edebilirsek:

A_Turizm sektörü yönü:

1- Oto yolda, (baraj) tesisler yaptırılmaz.

2- Elmalıktan Bolu'ya ücretsiz yan yol yapılabilir.

3- O yan yollar cazip hale getirilerek, geçenlerin Bolu'ya girmesi sağlanabilir.

4- Oralara ?turizm cenneti-mutfak şehri Bolu? yazılı taklar takılarak;

5- kalıcı tanıtım yapılmış olur.

6- Abant sapağı ile Çaydurt arasına her türlü tesis kurulur.

(alış veriş merkezleri, out let mağazaları, oteller-lokantalar, eğlence merkezleri vs.) İmar planında D-100 ün bu kısmı, turistik tesis alanı olarak ayrılmıştır.

7- Bolu'ya sapanların pek çoğu da, cennetin içini görmek, kalmak isteyebilir.

8- Bolu dağ turizmi tatil şehri pilot bölgesi ilan edilebilir.

(Boş laf ile vakit geçirilmez, il tatil şehri olarak planlanır.)

B_Kanatlı sektörü yönü

1-Organize hayvancılık bölgeleri kurulabilir.

a-Bolu için çok önemli olan kanatlı sektörü, problem olmaktan çıkar, önü açılır, gelişme hızı artar.

b-Turizm alanları kurtulur.

****

NOT-1:Hakkımız olan ?ÖZEL STATÜYÜ? elde etme:

1- Valimizin,
2- Milletvekillerimizin,
3- Belediye Başkanımızın,
4- Tüm parti teşkilatlarının,
5- Başta B.T.S.O. olmak üzere tüm sivil toplum örgütlerinin,
6- Bolu'yu seven herkesin;

görevi ve vebalidir.

Bu vebal ağırdır, altından kalkmak şarttır.

Ha gayret.

NOT-2:Bu konular ile ilgili, detaya inen pek çok köşe yazım vardır.

Okumamış olanlara okumalarını öneririm.